Esselamu aleykûm!
Yâ Bâkiyyetü’l- cüz’ül cesedi’l- insan!
Yâ Yakud-ul harda!
Yâ El Hacerü’l- Esved!
Şâhid ol!
İşaret parmağını diline dokun!
Sonra parmağının ucunu Hacer’e değdir!
“Sakladığın sırdan bana görünmeyeni ver!”
Sonra elini çek, elinin üstünü öp!
Elin üstünü sağ gözüne sür!
Sakın Hacer’i öpme!
O gece göreceğin rüyayı kimseye söyleme!
Hiç kimseye...
Kâbe’de bulunduğunuz zaman seferi değilsiniz unutma!
Dışarıda seferi olduğunuzu da unutmayın!
Gece teheccüd namazı kılarsanız.
Mekke’de nerede kalıyorsanız orada kıl!..
Umre’de:
Birinci gün: Sabah ve akşam namazlarını Şafiî taraftan Medine’ye doğru çevrilerek kıl (Güney).
Medine’ye gittiğin zaman:
Namazlarda sefer’i olduğunu unutma!..
Beş vakit namazı mümkünse Mescîd’de kıl!
Fazla namaza lüzum yok.
Laflara bakma!
Medine’de Resûlü Ekrem’e selâvat getirin!
Hz. Fatıma’nın ruhuna bildiğini oku!..
Nisâ kapısı vardır.
O cihetin dış tarafından Resûlü Ekrem’e münacaatda bulun!
Sebebini o tarafın ne olduğunu da sorma!
Ravzaya yanaşmak, görmek arzusunu firenle!
Kendini zorlama!
Uzaktan münacaat efdaldir.
Y akın tehlikelidir...
Bırak o seni çağırarak yanaştırsın.
Lâflara, arzulara kapılıp da cezbeye kapılma!
Cezbe öteden çekilmedir.
Bunu çok az kimse bilir...
Hatta:
“Cezbe hâlinde söylenen sözlerden insan mes’ul değildir!” derler.
Böyle düşünmek insanı küfre götürür.
“Oradan” çekilen insan ilâhi cezbededir.
O anda normalde küfür sayılan hâl ve sözlerde bulunmaz, bulunamaz...
Zira o anda:
“Fâğlem ennehu lâ ilâhe illâllahu” sırrı içindedir.
“Bir dost bulamadım gün akşam oldu”...
Damla kul idim ummana dalıp kayboldum.
Yine bir dost bulamadım.
Meğer ummanın dostu ben imişim...
O’nun dostu olmasan ölüm olmazdı.
“Er refiki’l- alâ” sözünü unutma!..
“Herkes ölümü tadacak.” Lezzet var bunda...
Burada:
Kâbe duvar mıdır?
Duvarın hududlandırdıgı saha mıdır?
Çünkü dışarıdan da içeriden de duvara doğru dönülmektedir.
Kâbe emr-i ilâhi ile İbrahim Peygamber tarafından kurulmuştur.
Resûlü Ekrem’in Mekke’de dogması, Kâbe’nin orada olduğundan mıdır, yoksa Resûlü Ekrem’in murad-ı ilâhi sebebiyle Mekke’de doğacağı için mi Kâbe, Hazreti İbrahim tararından kurulmuştur.
Bunları bilmek gerek...
Kâbe dünya yaratılışında ALLAH’ın sır olarak bir muradıdır.
Bunu bilenler vardır.
Aşikârdır.
Fakat ne akla, ne göze, ne düşünceye çarpar.
Zâten asıl sır da budur.
Aşikârdır...
Beş vakit, dünyanın her tarafından Kâbe’ye dönen müslümanlar o anda tavaftadırlar. Yani Umre’dedirler.
Hacc emir hâlinde bir Umredir, ziyârettir.
Umre de bu emrin değişmez ulûhiyetinin emirsiz şeklidir.
Zekât: Emir olmayan sadakada gizlidir.
Sadakada emrolunan zekâtın nüvesi gizlidir.
Haccda umre, umrede hacc gizlidir.
İtiraz etme, lâfı beğenmezsen zedeleme!
Gül geç!
Ne düşünürsen düşün!
Bir iddiamız yok.
Fakat söylediğimiz doğrudur.
Ben senin bilgine yetişemem. Sen de bana.
Sen yüksekte, baştasın.
Biz ayak altındayız.
Sen haklısın, evet...
Fakat biz de doğruyuz.
Şu küçük söylediklerimize cevap bul!
Gel o zaman dost olalım...
Şimdi dost değil miyiz? diyeceksin.
Dostuz.
Fakat sen kendinin dostusun, bizi dost bilemezsin.
Bu düşünce ve görüşünle.
Dinle hele:
Resûl’e vahiy geliyor, bunu Cebrail getiriyor.
Nereden getiriyor?
ALLAH’ın yeri var da oradan mı getiriyor?
O hâlde ALLAH başka yerde, Resûl başka yerde.. .mi?
Haberler, emirler gönderiyor.
Kadir gecesi Kur’ân indiriliyor.
Nereden?
Mi’rac’a teşrif ediyor Resûlü Ekrem...
Ne zaman var, ne mekân var diyoruz.
Aklımızda zamanı da mekânı da kendimiz kuruyoruz, icadediyoruz... Bu “küfür” dür.
Yani yanlıştır.
Böylelikle aklımızla her şeyin hazır ve nazır olandan ayrılıyoruz. Haberimiz olmadan.
Bu gaflet ve şirktir.
Kimisi demiş:
“Görmediğim ALLAH’a secde etmem!”
Resûlü Ekrem :
“Ölmeden evvel ölün.”
“Nefsini bilen ALLAH’ını bilir.”
Bu bilgisizlik, idrak edememezlik bir perde ile ayrılmıştır. O perde “nefis” dir.
“Nefis nedir?” onu bilmek gerek.
Ondan sonra konuşalım...
Esselamu aleykûm : ALLAH’ın selâmı üzerinize olsun!
Yâ Bâkiyyetü’l- cüz’ül cesedi’l- insan: Ey yaratılan insanoğlunun cesed toprağındab kalan parça!
Yâ Yakud-ul harda! : Ey yeşil yakut!
Yâ El Hacerü’l- Esved! : (El-Hacer-ül Esved) Kâbe'de bulunan meşhur siyah taş. Rengi siyah olduğundan "Esved" denmektedir. (İslâm Ansiklopedisi'ne göre: Kâbe'nin şark köşesinde olup, yerden bir buçuk metre yükseklikte kapıya yakın bir yerde yerleştirilmiş, üç büyük ve bir kaç tane de küçük parçadan müteşekkil ve gümüş bir halka ile çevrili ve bir adı da El-Ruh-ul Esved denilen taştır.)Rivayetlere göre; bu semavi bir taş olup Hz.İbrahim Aleyhisselâm'a Cebrail Aleyhisselâm tarafından getirildi. Daha evvel Ebu Kubeys Dağı'nda muhafaza ediliyordu.Hz. Ömer Radiyallahu anhu, Hacer-i Esved'e yaklaşıp öpmüş ve demiştir ki; "Çok iyi bilirim ki, sen zararı ve menfaatı olmayan bir taş parçasısın. Eğer Resul -i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselam seni takbil ettiğini görmese idim, aslâ seni takbil etmezdim (öpmezdim.)" (Sahih-i Buhari Tecrid-i Sarih Tercemesi) Kâbe'nin şark köşesinde ve yine yerden bir buçuk metre yüksekte diğer bir taş, El-Hacer-ül Es'ad (Mes'ud) da vardır ki; tavaf esnasında buna yalnız el ile temas edilir.
“Fâğlem ennehu lâ ilâhe illâllahu... : (Ey Muhammed!) bil ki ALLAH’tan başka ilâh yoktur...” ( Muhammed 47/19)
“Küllü nefsin zaikatül mevt ve nebluküm biş şerri vel hayri fitneh ve ileyna türceun : Her
canlı, ölümü tadar. Bir deneme olarak sizi hayırla da, şerle de imtihan ederiz. Ve siz, ancak bize döndürüleceksiniz.” (Enbiyâ 21/35)
Hacc : Kasdetmek. Muârazada delil ve bürhan ile galip olmak. * Bir yere çok tereddütle varıp gelme. * Şâyan-ı tâzim bir şeye teveccüh. * Bir şeyden feragat etmek. * Fık: İslâmın şartlarından ve hâli vakti müsait olan her müslümana farz olan, Mekke-i Mükerreme'deki Kâbe-i Şerifi usulüne uygun olarak Arabi Zilhicce ayı, Kurban Bayramı günlerinde bir defa ziyaret etmek.Farz olan hacca, Hacc-ı Ekber denildiği gibi, umreye de Hacc-ı Asgar denilir. Maamafıh arefe günü cumaya tesadüf eden bir hacca da Hacc-ı Ekber denilir.
Umre : Ziyâret. Hacc mevsimi dışında Kâbe'yi ve Mekke ve Medine'deki mukaddes yerleri ziyaret etmek. Ist: Kâbe-i Muazzama'yı tavaftan ve Safâ ile Merve denilen iki mukaddes mevki arasında sa'yetmekten ibarettir. Farz olan hacca Hacc-ı Ekber denildiği gibi, Umreye de Hacc-ı Asgar denilir. Cuma gününe tevafuk eden hacca da Hacc-ı Ekber denilir.
Tavaf : Ziyaret etmek. Ziyaret maksadiyle etrafında dolaşmak. * Hacıların Kâbe etrafında yedi defa dolaşmaları.